1 Şubat 2022 Salı

Çocuk Psikolojisi Bilmeyen Çocuğa Uzak Dursun

Çocuk Psikolojisi Bilmeyen Çocuğa Uzak Dursun(*)

                                                                              RECEP NAS

      Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş konuştu gene. Şeyhülislam gibi konuşuyor, fetva veriyor. İşi gücü çocuklar... Ağaç yaşken eğilir, bunu iyi biliyor. Çocuğa bakınca saygı, sevgi duyulacak bir insanı değil de, geleceğin boyun eğen yandaş seçmenini görüyor. Çocuk onun için özne değil, nesne. Daha önce de "Kuran'la birlikte olmayan çocuklar şeytanla veya şeytani insanlarla birlikte olur" demişti. Merak etmesin, laik ve bilimsel eğitim gören çocuk aklına uyar, şeytana değil. Zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi, gitgide çoğaltılan dinsel içerikli seçmeli dersler yetmemiş olacak ki Erbaş şimdi de,  4-6 yaş kümesi için Kuran Kursları zorunlu olsun, dedi. Sonra yanlış anlaşıldığını belirtip, okulöncesi eğitim zorunlu olursa Kuran Kurslarına giden çocukların okulöncesi eğitimi almış sayılmasını istedi. Neden bu istek? Hayalle gerçeği ayıramayan, ölüm bilinci olmayan, inanma gereksinmesi duymayan  çocuğa soyut olan cennetten, cehennemden, günahtan, sevaptan, şeytandan mı söz edeceksiniz, minicik yüreklere korku mu salacaksınız? Çocuklar korkmayı değil, sevmeyi öğrenmeli.

     Bu yaşlarda verilecek din eğitimi çocuklarda kaygı bozukluklarına yol açabilir, dışardan gelen korkmaya, cezaya dayanan bağımlı bir vicdan yapısının oluşmasına neden olabilir. (1) İşte bir örnek, kaldı ki bu kız çocuğu (Ö.G.) 15 yaşında: " (...) {N]efsime hâkim olamamaktan korkuyorum. Onun için hep kendimi zorluyorum; yapmak istediğimin, yemek istediğimin hep tersini yaparsam nefsime hâkim olurmuşum gibime geliyor. (...) Uykumda bile hep iradem var mı yok mu, Allah beni cezalandırır mı, sanki onları düşünüyorum. (...)" (2)       

     2-7 yaş  işlemöncesi dönemdir. Bu dönem çocuğunun ana özelliği devinim, ana uğraşı oyundur. Zaten zekâsının gelişmesi için çocuğun etkin olması gerekir. Oyun çocuk için oyalanma değil, iştir. Oyun çocuğun en varsıl, en doğal öğrenme aracıdır. Çocukken kendinden geçercesine, doyasıya oynayanlar yetişkin olunca da kendilerini işlerine adıyorlar, çalışkan oluyorlar. Dahası, çocuğun zekâsının en hızlı geliştiği, kişiliğinin temellerinin, mutlu ve başarılı bir yetişkin olmanın tohumlarının atıldığı bir dönem bu, savsaklanmaması, atlanmaması gereken önemli bir dönem... 

     Yaşamın ilk altı yılında öğrenilenler yaşam boyu öğrenilenlerin büyük bir bölümünü oluşturuyor. Yedi yaş bile çok geç, eksikler sonradan giderilemiyor. Jean Piaget'ye göre, zihinsel eğitimin amacı, zihnini keşifler için hazırlayan insan yetiştirmektir. Nitelikli bir okulöncesi eğitim için yatırılan  bir lira yedi lira olarak geri dönüyor.

     Çocuk doğuştan meraklıdır. Sorar, inceler, dokunur, kurcalar... Öğrenme isteği çocuk için doğal bir yöneliştir. Öğrenme isteğiyle dopdoludur, öğrenmeye tutkundur. Her çocuk bilim insanı adayıdır. Albert Einstein "Merak narin bir bitkiye benzer, besini de uyaranlardır, özgürlüktür" diyor. Güzel bir sözdür: Zihin paraşüt gibidir, açılmazsa işe yaramaz. Çocuğun merakı köreltilirse özgür ve özerk düşünme yetisi de körelir. Böyle olunca da çocuk anlamadan inanır, beller. Abraham Flexner demiş ya, "İnsanlığın asıl düşmanları, kanat açan insan zihnini, kanatlanmaya cüret edemeyeceği bir kalıba sokmaktır." Peki siz zihnini besleyen uyaranları çocuğa sunmak için uygun ortamı hazırlayacak mısınız? Çocuğun özgürce soru sormasını, eleştirel düşünme gücünün gelişmesini sağlayacak mısınız? Eleştirel düşünme, sorun çözme 21. yüzyıl becerilerinin başında geliyor.    

      Çocuk, neden, nasıl diye sorar, çünkü meraklıdır. Yetişkinlerin aklına takılsa da sormaktan çekindiği soruları, ayıptır günahtır diye tartışmaktan sakındığı konuları merak eder, sorar.  İşte tüm içtenliğiyle, çocuksuluğuyla soran bir çocuğun sorusu: Allah şeytanı neden öldürmüyor? Bu da Doğan Cüceloğlu'nun (3),  yedi yaşındayken kendi kendine sorduğu, sonra da bunu bana şeytan sorduruyor diye kendisini korkutan, ağlatan sorusu: Acaba Allahı yaratan var mı?

     Çocuğun yaratıcılığını, düş gücünü geliştirmek için sanat etkinliklerine yer verecek misiniz, empati yetisinin gelişmesine de destek veren drama çalışmaları yapacak mısınız? Sanat yoluyla çocuk duygularını, düşüncelerini dışa vurur, inceliklerin ayırdına varır. Duyarlı olur, güzelliklerden zevk alır, çirkinliklerden tedirgin olur. Sanat eğitimi bir ahlak eğitimidir de.

     Çocuğa, çocuğa göre masal, öykü, şiir okuyacak mısınız, neşeli şarkılar söyletecek misiniz? Değilse, anadili etkinlikleri yerine, çocuğa, dizlerinin üzerine oturtup anlamadığı, dilinin dönmediği metinleri mi ezberletip belleteceksiniz?

     Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin gereği olarak (md. 29), çocuğun bedensel, zihinsel, toplumsal, ruhsal gelişmesini sağlayacak etkinliklere yer verecek misiniz? Yoksa çocuğun beynini dondurup aklını tutsak mı edeceksiniz? 

     20. Milli Eğitim Şûrası'nda (1-3 Aralık 2021) - okulöncesi eğitimi yarkurulunda görüşülmediği için - usule, esasa aykırı bulunarak itiraz edilmesine karşın genel kurulda yapılan oylamada okulöncesinde din eğitimi verilmesi oy çokluğuyla kabul edildi. Öğrenci-Veli Derneği'nin (Veli-Der) belirttiği gibi, soyut düşünemeyen 4-6 yaş arası çocuklara Kuran Kurslarının dayatılması eğitim hakkının da çocuk hakkının da çiğnenmesidir.   

     Çocuğun en temel hakkı çocuk olma, çocukluğunu doyasıya yaşama hakkıdır. Çocuk psikolojisi bilmeyenler, çocuğa saygısı olmayanlar çocuğa uzak dursunlar.        

-----------------------------------------------------

(1) Öztürk, Orhan (2012) "Çocukta Bilme Dürtüsünün Gelişimi" 3. Ulusal Çocuk ve      Gençlik Edebiyatı Sempozyumu Yay.Haz. Sedat Sever vd. AÜ ÇOGEM Yay.

(2) Ekşi, Aysel (1990) Çocuk, Genç ve Ana Babalar Ankara: Bilgi Yay. (259)

(3) Cüceloğlu, Doğan (2000) İçimizdeki Çocuk 27. baskı İstanbul: Remzi Kitabevi (121)

 

_______________________________________________

 

(*) Bu yazı Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin (ÇEK) e- dergisi olan Çağdaş Bakış'ta

       (Aralık 2021 Sayı: 41) yayımlanmıştır. (72-73)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder